Nasılsın Meraklı insan?
Bültenin 53. sayısında birlikte olmak harika. Bu hafta birlikte çalışma üzerine bir şeyler yazmak istedim. Merak listemi de chatGPT, kırılganlık ve sosyal medya odağı oluşturdu. Senin bu hafta merak listende neler var? Onları da paylaşmak istersen üzerine konuşalım isterim.
Bültende neler var?
Meraklı soru
✍️ Tost Nasıl Yapılır?
🎙 Erteleme Davranışının 13 Nedeni
👀 Merak Listem
Ne izledim?
Ne okuyorum?
Podcast önerileri
Meraklı düşünceler
Merakla kalın,
Çağrı
🎧 Bülteni okumak yerine dinlemek istersen buradan dinleyebilirsin:
Haftanın meraklı soruları
23 Ocak Pazartesi: "Olmadan asla yaşayamayacağım 5 şey?"
24 Ocak Salı: "Daha fazla neye dikkatini vermek istiyorsun?"
25 Ocak Çarşamba: "Nelere bağımlıyım?"
26 Ocak Perşembe: "İradeni şarj etmek için bugün neler yapabilirsin?"
27 Ocak Cuma: "Hayatına nasıl daha fazla eğlence katabiirsin?"
28 Ocak Cumartesi: "İlişkilerime hak ettikler değeri veriyor muyum?"
29 Ocak Pazar: "Dünyayı hangi değeri katıyorsun?"
Ben bu soruları bir ajandaya her gün yazıyorum. Yanıtlarını sabah ve akşam 5-6 cümle ile kendimce not ediyorum. Güzel bir düşünme egzersizi. Ne dersin?
Tıklayıp yanıtını tweet atarak paylaşmak ister misin?
Tost Nasıl Yapılır?
Birlikte iş yapmak oldukça kolay değil mi? Bir ekip olarak bir araya gelerek bir hedef belirlediğimizde her şey kolaylaşıyor ve bir anda işleri hızla tamamlayarak hedefimize ulaşıyoruz. Öyle değil mi? Ya da belki ben ve olduğum ekipler hep böyle şanslıydı :)
Elbetteki bir araya gelerek bir anda hedefe ulaşan ekipler yok. Olduğu söylenen ekiplerin dinamikleri içerisinde oldukça fazla şey oluyor ve genelde tecrübeli bir lider bu farklılıkları nasıl yöneteceği keşfedip ekibi hedefe taşıyor. Ancak her birimize söylenen “biriciksin” sözü iş yapma biçimimizi de etkiliyor. Dolayısı ile bir araya gelerek bir şeyler oluşturmak istediğimiz her şeyde, sadece iş hayatında değil ilişkilerimizde de bu farklılık ortaya çıkıyor. Bu konuda farkındalık yaratacak ve farklı yaptığımızı görmek için güzel bir soru var: “Tost nasıl yapılır?”
Ekibinize ya da arkadaşlarınıza bu soruyu sorun: "Tost nasıl yapılır?" Cevaplarını yazmaları için kağıt kalem vermeyi unutmayın. Sonra ardından grupla paylaşmalarını isteyin. Cevapların çeşitliliği sizi şaşırtabilir. Özellikle tost dediğimiz şeyin ortaokul kantininde yediğim arasında biraz kaşar ve belki bazen sucuk olan bir ekmek sandviç şekli olarak düşünürken son dönemde cafelerde satılmaya başlanan tostları görünce şaşırmam gibi.
Bazıları ilk adımı ekmek kızartma makinesine bir dilim ekmek koymak olarak düşünürken, bazıları da ekmeği dolaptan çıkarıp poşetini açmakla başlıyor. Bazı insanlar tereyağı kullanırken, bazıları yağ kullanmaktan kaçıyor. Bazıları tost makinesi kullanırken bazıları tostu sucukları pişirdiği tavada sucuğun yağı ile kızartmayı seviyor.
Basit bir tost yapma konusunda birebir aynı şekilde davranan birisi acaba sizlerin gruplarında olacak mı? Ben eğitimlerde birlikte çalışma egzersizi olarak bunu kullanırken hiç denk gelmedim. Benzer başlasa bile herkesin farklılaşıyordu. Elbette yönergede kantin tostu yapmak nasıldır diye sorsam belki daha benzer şeyler çıkabilirdi. Bu egzersizin amacı, görünüşte basit süreçlerin bile kişiden kişiye farklı yorumlanabileceğini göstermektir.
Tost Tarifi
Dolayısı ile bir işi yapma konusunda bir araya gelen kişilerin ekiplerin ve hatta sevgili olan çiftin de farklı olacaktır. Peki bu egzersizden ne öğrenebiliriz?
Bir arada çalışacak ekibe ya da çifte birlikte Türkiye’nin Michelin yıldızlı restoranı Fatih Tutak için özel bir tost hazırlamalarını isteyebiliriz. Biraz abartı mı? Birazcık olsun be :)
Böyle bir restoranda yapılacak tostun her seferinde aynı lezzeti vermesini bekleriz değil mi? Kalitesini korumalı, malzemeler hep aynı kalitede ve yiyen herkesin bir sonrakinde de aynı şekilde bulmasını bekleriz. Dolayısı ile herkes için chef’in özel olarak yapılacak tostun tarifini yazmasına ihtiyacımız var. Bu tarif tüm süreci detaylıca anlatmalı ve her tost yapılırken aynı şekilde yapılmalıdır.
Dolayısıyla biz eğer ekip olarak birlikte çalışarak hedefe ilerleyeceksek önce aynı yöntemler konusunda hizalanmalı, benzer iş yapma biçiminde hem fikir olmalı ve birbirimizi destekleyerek hareket etmeye özen göstermeliyiz. Yoksa haydi tost yapıyoruz dediğimizde, önce yağ sürülecek, tava mı tost makinesi mi kullanılacak, hangi malzemeler eklenecek, ne kadar kızarmış olacak sorularına kalırsak bir iş yapmadan ayrılabiliriz.
İçerik Üretmeme Destek Olmak İster Misin? 🤝
İçeriklerimi seviyorsan ve bu alanda daha fazla üretmem için destek olmak istersen, Patreon hesabımdan bana bir kahve ısmarlayabilirsin. (en az 2 dolar ile)
Ne dersin, bir kahve ısmarlar mısın? --> Patreon Çağrı Küpeli
🎙Erteleme Davranışının 13 Nedeni
Erteliyorum, erteliyorsun, erteliyor...
Hepimiz sürekli erteliyoruz. Ertelemeyi nasıl durduracağımıza dair kitaplar, videolar, podcastler takip ediyoruz. Pratikleri deniyoruz ama hala ertelemeye devam ediyoruz. Neden? Bu bölümde erteleme davranışına neden olan 13 düşünce yapısını paylaşmak istedim. Bu listeyi yazar ve psikolog Dr. David Burns "İyi Hissetmek" kitabında paylaşıyor. Bunların farkına varınca erteleme konusunda kendimizi güçlendirebilir ve erteleme davranışına başladığımız anda nedenini görüp hızla önleyebiliriz.
3 tanesi şöyle:
🧠 Ümitsizlik
🧠 Mükemmeliyetçilik
🧠 Başarı korkusu
Devamı podcastimde!
Merak ediyorum, sen de hangi erteleme düşünce yapıları var?
Dinlemek için: Spotify, Apple, Google, websitesi
Merak Listem
Yapay Zeka’nın geleceği seni endişelendiriyor mu? ChatGPT’nin yarattığı büyük heyecan dalgası arkasında bazı korkular da barındırıyor. Inc.com ‘dan Aaron Levie CEO’ların bakışından bizi rahatlatacak bazı içgörüler paylaşıyor.
Nörobilimci Dr. Tara Swart, daha fazla disiplin, iç huzur ve netlik için bilimsel teknikleri paylaşıyor. Hatta 6.hisse de değiniyor. Bu sayede daha etkili lider olmak için nörobilimi kullanabileceğimizi aktarıyor.
“Başarılı insanların, özellikle de içedönüklerin sahip olduğu en hafife alınan beceri, net bir şekilde yazma becerisidir.” Cnbc.com’da nörobilimci Juliette Han özellikle en az üzerinde durduğumuz becerinin yazmak olduğunu ve nasıl daha iyi olacağımızı anlatıyor.
“Sosyal medya hesaplarınıza günde kaç kez bakıyorsunuz? Aynı anda kaç sosyal medya platformunu takip ediyorsunuz? Peki, hiç tanımadığınız insanların hayatlarına bakmak, gündelik rutinlerini takip etmek için ne kadar zaman harcıyorsunuz? O tanımadığınız kişinin “mutlu anlarına” bakıp kendinizi mutsuz hissettiğiniz oluyor mu?” soruları ile başlayan yazısında Yekta Kopan bize sosyal medya kullanımımızı yeniden sorgulatıyor.
Yulaf sütü neden popüler? Bu soru benim de hep aklımda olan sorulardan birisi. Bu konuda Future Proof kanalı yapınca hemen izlemeye başladım. Örneğin soya sütü 1365 yılından beri Çin’de kullanılıyormuş. Wow! Peki yulaf sütü? Video’yu izleyin derim.
Kırılgan dürüstlük sence ne demek? Şiddetsiz İletişim eğitmenlerinden Yoram Morenzon TEDx konuşmasında bu konuyu ele alıyor ve kendi deneyimleri ile birlikte anlatıyor. Dürüst olmak neden bu kadar zor ki? Kendimize karşı bile dürüst olamıyoruz bazen…
📺 Ne izledim?
Şahmaran dizisine başladım. Seranay Sarıkaya’nın oyunculuğunu beğendim görsel dünyası da güzel gözüküyor. Ancak karakterlerin bazılarına alışamadığım gibi hikaye anlatma biçimi beni oldukça zorladı. Marlar ve insanlar arasında bir şeylerin olduğunu anlatmak için bu kadar karışık bir yola ihtiyaç var mıydı bilmiyorum. Dizi kaliteli duruyor ama keşke daha etkili hikaye anlatma tercih edilse ve Marlar gerçekten Twilight’taki kurt insanlar gibi dönüşümleri görsek. Sen ne düşünüyorsun?
📕 Ne okuyorum?
Dan Ariely ve Jeff Kreisler’in “Tamamen Duygusal” kitabına başladım. Ariely ve Kreisler para harcarken farkına varmadığımız tuzakları ve daha dikkatli bir finansal okur-yazar olmak için neler yapabileceklerimizi bol örneklerle anlatıyorlar. Finansal konularda başı belada olan birisi olarak harika geldi.
Altını çizdiğim ilk yer:
“Paranın düşünce biçimimize etkisini anlayarak, finansal olmayan konularda da daha iyi kararlar verebileceğimize inanıyoruz.” s.13
Geçen hafta okuduğum “Çalışılmayan Bir Dünya” kitabına 6.5 puan verdim. Güzel bir geçmiş analizi ve gelecek perspektifi sunuyor.
🎧 Podcast önerileri
Bu hafta dinlediğim podcastler:
Kayıp Eşya Bürosu podcast’inde komedyen Özge Özel yarış yaş krizini atlatmaya çalışırken bizi de “Yaşıyoruz be bu hayatı” bölümüyle bu krizin içerisinde misafir ediyor.
Bilim ve Düşünce Tarihi Sohbetleri podcast’inde Derya Gürses Tarbuck ve Doğan Çetinkaya Düşünme Etiği Üzerine Fatmagül Berktay’ı konuk ediyorlar.
Feel Better Live More podcast’inde Dr Chatterjee “How to find your happy place” bölümünde Fearne Cotton’u konuk ediyor. Sahi nasıl buluruz?
Haftanın düşünceleri
“Yaşamında en zor işin, kendi yolunu yürümek olacak - ve, ilişkin olan, önem ve değer verdiğin kişilere, bunu anlatmak… Ama, anlatamayacaksın ki ... - Çünkü, daha kendin bile gereğince anlamamış olacaksın bunu...” Oruç Aruoba
Kendi yolunu yürümek… Zorluğunu öyle güzel ifade etmiş… Kendi yolunda yürüyüp de bunu rahatlıkla anlatabilen var mı?
—
James Clear: “Başlayınca daha iyi hissedeceksin.”
Başlayana kadar kendimize çektirdiğimiz acılar… Direnmeler, kaçınmalar… Başlayınca kayboluyor değil mi? Hareket gerçekten en etkili motivasyon. Neye başlayalım bu hafta?
5 Saniyen daha var mı?
5 saniyenizi daha ayırıp, bülteni Sosyal medya hesaplarınızdan paylaşabilir misin?
Bülteni Twitter'da paylaşmak için tıkla!
Arkadaşına göndermek için link:
Bülteni okuduğun ve daha fazla kişiye ulaşmama destek olduğun için teşekkür ederim. Merakla kalın!
Çağrı