Yorgun ve Halsiz Hissetmenin Nedeni: X Parçası
İçindeki X Parçası'nı yenmek ve daha enerjik hissetmek ister misin? Bültende bunu nasıl yapabileceğimizi konuşuyoruz.
Meraklı pazarlar!
Nasılsın? Umarım harika bir gün oluyordur. Bülten biraz gecikti. Bu konuda kararsız kalmam ve sabah bülten içeriğini yeniden yazmaya karar vermemin etkisi büyük. Umarım beğenirsiniz ve iyi ki değiştirdim derim. Biraz uzun olduğu için mailde hepsini göremeyebilirsiniz. Tamamını tarayıcıda oku seçeneğine tıklamayı unutmayın. Yorumlarınızı bekliyorum!
Merak ve heyecanla,
Çağrı
meraklı soru
“Varsayımlarınız dünyadaki pencerelerinizdir. Arada bir onları silin, yoksa ışık içeri girmez.” Isaac Asimov
Camlarınızı bugün silmeye ne dersiniz?
Tıklayıp yanıtını tweet atarak paylaşmak ister misin?
Yorgun ve Halsiz Hissetmenin Nedeni: X Parçası

Etrafınıza bakın, pek çok insanın sınırlı, neşesiz hayatlar yaşadığını göreceksiniz. Günlük eziyeti onların kasvetli tavırlarına bağlayabilirsiniz, ancak böyle olmalarının büyük ihtimalle nedeni bu değil. Nedeni “X Parçası”.
Dr. Phil Stutz (Kendisinden bültenin 45. sayısında bahsetmiştim) ’un tabiriyle “X Parçası” her birimizin içinde yaşıyor. Bize yeterince iyi olmadığımızı ya da hayatın anlamsız olduğunu söyleyen bir ses. Bu bizim en kötü eleştirmenimiz, karamsarlık kaynağımız, hoşgörüye olanak sağlayanımız ve duygusal acının güçlendiricisidir. İçimizdeki bu yıkıcı güç uyuşukluğumuzdan beslenir ve öfkemizi körükler.
İçimizdeki X Parçamız, bir arzu duyduğumuzda, yavaş yavaş önüne kocaman bir psikolojik duvar örüyor ve duvara graffiti tarzı harflerle “İMKANSIZ” yazıyor.
X Parçası 'in öncelikli amacı sizi ve beni aşağıda tutmak ve büyümemizi engellemektir. Bir bakıma hayatlarımız üzerinde hakimiyet kurmak isteyen, kendini geliştiren kötü insandır. Ama işin tuhaf yanı şu; X Parçası'na ihtiyacımız var. X Parçası olmasaydı büyüyemezdik. Tıpkı bir hikayedeki kahramanın ayağa kalkması, derinlere inmesi ve o kötü insanı yenmek için elinden gelenin en iyisini ortaya çıkarması için değerli bir kötü insana (villian) ihtiyacı olması gibi, X Parçası da savaşmaya ve büyümemize devam etmemizi sağlıyor. X Parçası'nı her yendiğimizde daha da güçleniyoruz. Ancak Bölüm X'i öldüremeyiz; onu yalnızca geçici olarak yenebiliriz.
X Parçası ile savaşmak ve onu yenmete çalışmak oldukça yorucu. Bazen nedensiz yorgun hissettiğimiz, mevsim geçişlerinden dediğimiz o halsizlik hallerimiz oluyor. Ben bu ara bunu yaşıyorum. Sabah erken kalkamadığım gibi aslında yönetebileceğimi stres düzeyinde olsam da hareket edemiyorum. Bunun için neler yapabilirim diye bakarken X Parçası’na rastladım. Ve oldukça mantıklı geldi.
İçimizdeki gücü uyandırmak ve X Parçası’nı geçici olarak yenmek için psikoterapist ve yazar Dr. Phil Stutz tarafından yaratılan iki "Araç"ı kullanabiliriz. Bu araçlardan bahsedeceğim ve bunların yanında günümüzü kolaylaştıracak ve bize iyi gelecek 6 alışkanlık önereceğim.
"Hayatın acıdan, belirsizlikten ve sürekli çalışmaktan ibaret olduğunu kabul eden insanlar, bu şeylerden sürekli kaçınmaya çalışan insanlara göre daha donanımlı ve aslında daha mutlular." – Dr. Phil Stutz
Stutz’un önerdiği iki yöntem: Kara Güneş ve Girdap
Kara Güneş Yöntemi
İçimizde bir boşluk olduğunu hayal edin. Her şeyi içerisine çeken bir kara delik gibi. Ancak biraz daha merakla bakarsak aslında bunun bir boşluk değil bizi içeriden ısıtan tatmin eden bir kara güneş olduğunu fark edebiliriz.
Güneş sınırsız enerjinin evrensel sembolü ve yaşam gücümüzü temsil ediyor. Güneş kara çünkü X Parçası o yaşam gücünü sizden saklamaya çalışıyor. Boşluktaki kara güneş nesnesine odaklandığınızda, onun boşluğu doldurana kadar genişlediğini hissedin. Şimdi, onun bedeninizin dışına doğru genişlediğini, her yöne yayılan sonsuzluk hissi veren parlak beyaz bir ışığa dönüştüğünü hissedin. Kara Güneş yöntemi iki nedenden dolayı güçlüdür:
Kara Güneş, kendi kendinize bir tatmin duygusu yaratabileceğinizi ve kendinizi bir bütün olarak hissetmek için dış dünyadan gelen hiçbir şeye ihtiyacınız olmadığını fark etmeninizi sağlar. X Parçası'nın sizin üzerinizdeki etkisinin ortadan kalktığını fark edebiliriz.
Kara Güneş, bolluk duygusu ve başkalarına verme konusunda güçlü bir istek yaratır. Ne kadar çok verirseniz, yaşam gücünüzü o kadar çok harekete geçirirsiniz ve X Parçası’nı yenecek enerjiye sahip olursunuz.
Bu çelişkili görünebilir, ancak vermeye ne kadar çok enerji verirseniz, o kadar fazla enerji alırsınız. Kendinizi tamamen bir projeye verdiğiniz zamanı düşünün; proje ekibine olan bağlılığınızı güçlendirdi ve katılımınızı artırarak uzun saatler çalışmanıza olanak tanıdı, değil mi?
İlişkilerinizde, işinizde ve hayatın her alanında cömert olmanın yollarını bulduğunuzda sorunlarınız küçülür ve X Parçası arka planda kaybolur. Ancak, ilk yorgunluk belirtisinde X Parçası hızla geri dönecek ve sizi kontrol etmeye ve tembel olmaya ikna edecektir. Bu olduğunda, ikinci araç olan "Girdap"ı kullanabiliriz.
Girdap Yöntemi
X Parçası'nın en kirli hilelerinden biri, enerjiyi yeniden kazanmanın tek yolunun hiçbir şey yapmamak olduğu yönündeki son derece rasyonel fikri tekrarlamaktır. Ancak kendinizi tükenmiş hissettiğiniz bir zamanı hatırlayın; tembellik ederek mi yoksa bir sohbete, egzersize veya ilginç bir projeye katılarak mı enerjinizi geri kazandınız? Hangisinde daha canlı hissettiniz? Kesinlikle tembellik değil mi? Tabii ki değil :)
İnsanlar enerjilerini, çevrelerindeki dünyaya bağlanarak ve tamamen onunla meşgul olarak kazanırlar, ondan geri çekilerek değil. Ancak tam etkileşime ulaşmak ve büyük bir enerji kaynağından faydalanmak için kısa bir enerji patlamasına ihtiyacınız var. Bir nevi tepkimeyi başlatacak katalizör bahsettiğimiz. Bunu bir şeyi yorgun ya da isteksiz olduğunuz an yine de o adımı atmamızı sağlayan son enerji damlanız olarak düşünebiliriz.
Girdap, merakınızı uyandırıp bir sohbete, bir antrenmana veya ilginç bir projeye katılmanıza ve büyük bir enerji kaynağına bağlanmanıza yetecek kadar enerji verecek bir araçtır.
12 minik güneşin başınızın üzerinde bir daire oluşturduğunu ve hızla döndüğünü hayal edin. Dönen güneşlerin uğultusunun giderek arttığını duyun. Döndükçe sizi yavaşça yerden kaldıran güçlü bir girdap yaratırlar. Rahatladığınızı hissedin ve vücudunuzun güneş çemberinden yukarı çekilmesine izin verin. Güneşlerin çemberinde ilerledikçe, dönen güneşlerden gelen enerjiyi emdiğinizi ve bir deve dönüştüğünü hayal edin.
Uyuşuk ve yorgun hissetmenin getirdiği ağırlıktan kurtulmak, bir sohbete, antrenmana veya ilginç bir aktiviteye tam olarak katılmak için bir enerji dalgası elde etmek için bu girdap yöntemi görselleştirmesini en az üç kez tekrarlayın.
Dr. Phil Stutz’un bu yöntemlerine baktığımızda bize ihtiyacımız olan enerjiyi bulabilmek için düşünce yapımızı değiştirmenin gerekliliğini görüyorum. Bunun yanında günlük rutinlerimizi de değiştirebiliriz. Bu konuda bana iyi gelen günlük alışkanlıklar şunlar:
1- Sistem, sabah rutini.
Sabah oluşturulan bir rutin gerçekten önemli. Benimde yapmaya çalıştığım (ama bu yogunlukla devam edeemediğim) 20-20-20 rutinine bağlı kalmak. Sabah rutininde egzersiz, mindfulness ve kitap okumak veya benzer bir şeyleri izlemek gerçekten canlandırıcı etkiye sahip.
2- Önceliklendirme.
Gün içinde önceliklendirme hataları yapmam da yorgunluğumun sebeplerinden birisi. Yapılacaklar listemi gözden geçirmek ve yalnızca acil görevlere odaklanmak en etkili yöntem. Eisenhower Matrisi'ni kullanmak işe yarıyor.
3- Beslenme
Bedenime iyi bakmak ve gerçekten sağlıklı beslenmek bana iyi gelen şeylerden birisi. Uzun süredir aralıklı oruç yapıyorum ve ekmeği hayatıma almaktan kaçıyorum. Son dönemde aralıklı orucu gevşettim, ekmek yemeğe başladım, akşamları cips, çikolata gibi şeyler yemeğe başladım. Bunların hepsi ama özellikle ekmek aşırı yorgunluk ve şişkinlik yapıyor.
4- Dışarıda Yürüyüş - Egzersiz
Açık havada vakit geçirmek, yürümek, koşmak harika geliyor. Açık havada bunu yapmayı bıraktığım haftalarda oldukça zorlanıyorum. Yorgunluğumun üzerinden büyük bir etkisi var. Bunun için yaptığım sabah yürüyüşlerine geri döneceğim.
5- Mindfulness
Anda kalma çalışmalarını sabah rutinime aldım. Ancak rutine bağlı kalamadığımda mindfulness çalışmaktan da uzaklaştığımı fark ettim. Bunun için gün içerisinde de akşam üzerine de mindfulness için en azından bir 10 dakika ekliyorum.
6- Yönetilebilir stres seviyesine inmek
Yorgunluğumu incelerken en büyük nedenin stresten kaynaklı olduğunu fark ettim. Gün içerisinde senin de fark etmediğin ve bu şekilde büyük bir stres yaratan durum olabilir.
🎙 26 Günlük Sessizlik İnzivası Deneyimi
“Beni en çok zorlayacak şeyin konuşmamak olacağını düşünürdüm ama konuşmamak beni hiç zorlamadı.”
Mine zorlandığı ilk anı şöyle anlattı: “4.Gün çok zorlandım. Oradaki keşişe gidip “Ben yapamıyorum.” dedim. O da bana tamam şimdi biraz git yürü, gez, kendine şefkatle yaklaş dedi. Biraz dinlendim gezindim ve sonra devam edebildiğimi gördüm.”
Bu deneyimi bence dinlemeyen çok şey kaçırır!
Dinlemek için: Spotify, Poddy Apple, Google, YouTube
🤝 Bölümlerin Transkriptlerinin Patreon’da olduğunu biliyor muydun?
İçeriklerimi seviyorsan ve bu alanda daha fazla üretmem için destek olmak istersen, Patreon hesabımdan bana bir kahve ısmarlayabilirsin. --> Patreon Çağrı Küpeli
Sakin Olma Cesareti
“Sakin olmamanın bedeni yalnızlaşmak.”
Erhan Ali ile Cesaret Kulübü’nde sakin olma cesaretini konuştuk. Sakin kalmak özellikle tetiklendiğimiz anlarda çok zor. Ancak oldukça büyük bir meyvesi bize kazandırdıkları var. Yine de bunu gösterebilmekte zorlanıyoruz.
Merak listem
Asteriks'in 1970'lerde ilk çevirmenlerinden biri ünlü spiker Halit Kıvanç imiş. Halit Kıvanç'ın yerelleştirdiği bazı eğlenceli karakter isimleri: Sezar'ın düşmanları General Akrepion, Karidesus, Alçak Yılanus, General Tombulus, Yüzbaşı Dalaverus, Fitneus-Fücurus, Yalanyeminos, Çaçaronopulos, Turistkazıklaropulos… Köyün ozanı vardı Dertsiziks , hikaye sonunda lir çaldığında tüm köy kaçardı… :)
Bir de orijinal adı Lucky Luke olan karaktere Türkiye'de neden Red Kit diyoruz? Hiç düşündünüz mü? Ferdi Sayışman, Red Kit'in isim babası ve 1954'te şöyle demiş: "O zaman Lucky Luke'un maceraları Fransız Spirou dergisinde çıkıyordu. Burada da yayınlamaya karar verince, Türkçe ne isim koyalım, diye düşünmeye başladık. Bir arkadaşın çıkarmak istediği Red Rider (Kızıl Sürücü) diye bir dergi vardı. Ben de Bil Kit diye başka bir derginin kopyasını yapıyordum. Red kısmını Red Rider'dan Kit kısmını da Bil Kit'ten aldık, Red Kit oldu." Oldukça etkileyici değil mi?
Neden deniz hep kadınlarla eşleştirilmiş? Gemilere kadın isimleri verilmiş? Patriyarkanın tarihinde deniz, su, denetlenemeyen sıvılar, akışkanlar genellikle kadınlarla ilişkilendirilmişti. Bu konuda Yaşar Çubuklu harika bir yazı hazırlamış. “…onun “irrasyonel”, başıboş akışkanlarla, dalgalarla (burada feminist hareketlerin “dalga” olarak adlandırılması akla gelebilir) ilişkilendirilmesidir; erkek ise kontrol altına alınması zor akışkanlar üzerinde egemenlik kurmak isteyen fail olarak…” Bence okuyun, okutun, paylaşın.
"Troller Geri Kalanımız Gibi Değil" başlığı ilgimi çekti. The Atlantic'te Arthur C. Brooks'un kaleme aldığı bu yazıda bize “Çevrimiçi aptallar (jerks) ve çevrimdışı aptallar büyük ölçüde benzer ve aynıdır.” diyor. Peki mutluluğumuzu ve iyi olma halimizi etkilemelerini nasıl önleriz? Yanıtı bu yazıda.
Nasıl ilginç birisi olursunuz? Bu soruyu hepimiz farklı dönemlerde soruyor olabiliriz. Bu konuda The School of Life ekibi keyifli bir video hazırlamış. Sizin de merakınızı uyandırdıysa bir göz atın derim.
Jeff Bezos 5 dakikalık konuşmasında gelecek 50 yıla dair konuşuyor. "5 Minutes for the NEXT 50 Years of Your LIFE" Etkili ve ilham verici bir konuşma. 50 yıl sonrası nasıl görünecek dünya? Kendini hayal edebiliyor musun?
Bazı filmlerdeki sahneler tablolardan ilham alıyorlar. Bunları toplu olarak görmek etkileyici. Twitter’da Culture Critic hesabı bazılarını toplamış. Aşağıdaki örnek Star Wars: Revenge of the Sith filminden ve ilham aldığı tablo ise Alexandre Cabanel’in Fallen Angel’ı. Diğerlerine de bakın derim.
Kendimi yeniden koşuya motive etmek için içeriklere bakıyorum. Yorgunluğumu ve stresi yönetmek için koşmak iyi geliyor. Uzun bir ara verince dönmek zor oluyor gerçekten. Burada koşmaya motive etmek için 20 yöntem var. Belki senin de işine yarayacak olan yöntemler vardır diye düşünüyorum.
Elif Gökçe Yetişkol, HBR'de yazdığı yazısında "yeniden düşün" kavramına odaklanıyor. "Değişen şartlar bizim düşüncelerimizi maalesef bir noktada değiştirmeye yeterli olmuyor ama peki yeniden düşünmemenin sonuçları ne oluyor?" Bu sorunun yanıtına bakmak ve üzerine düşünmek bana oldukça iyi geldi.
📕 Ne okuyorum?
Bu hafta Thomas Curran’ın Mükemmellik Tuzağı kitabını okudum. Kitap mükemmelik üzerine ilk kez okuyorsanız oldukça etkileyici. Ancak Thomas Curran’ın TED konuşmasını dinlediyseniz o konuşmanın notları ve çalışmaları izlenimi veriyor. O nedenle güzeldi ama harika diyemedim.
Kitapta altını çizdiğim ilk yer:
“Kalbimin derinliklerinde hak ettiğimi düşünmediğim bir övgüyü kabul etmektense, onu şansa veya tesadüfe bağlamayı yeğlerim.” s.28
Geçen hafta okuduğum Daniel Keyes’in Algernon’a Çiçekler kitabına bayıldım! Kitabın bıraktığı hisler uzun süre boyunca benimle beraber kaldı. Baş karakterimiz Charlie’nin yaşadıklarını düşündükçe olası başka sonların olmasını istediğimi ancak yazarın yazdığı sonun da kaçınılmaz olduğunu bildiğimi fark etttim. Bu yıl bu kitabı kesinlikle okuyun derim.
🎧 Podcast önerileri
Podbee’nin hazırladığı Misafir Odası podcast tiyatrosu başladı! Aslı İnandık, Güven Murat Akpınar, Serkan Keskin, Derya Alabora’nın rol aldığı podcat tiyatrosunun ilk üç bölümünü hemen dinledim. Merakla devamını bekliyorum.
Nasıl Alışkanlık Kazanırsın podcast’inde Ece ile yaptığımız “Motivasyonum Yok” bölümünü yeniden dinlemek bana da iyi geldi. Motivasyon üzerine düşünmek için oldukça önemli bir bölüm.
The Diary Of A CEO podcast'inde with Steven Bartlett , The Narcissism Doctor Ramani Durvasula’yı konuk ediyor. Okumaya başladığım Hepimiz Narsistsiz kitabıyla birlikte oldukça iyi gelen bir bölüm oldu.
Haftalık podcast önerilerimi “Merak bülten öneriyor” Spotify listesinde topluyorum. Göz atmak ve takip etmek istersen sevinirim.
Meraklı düşünceler
“Hiçbir araç mutlak güce sahip değildir, 'her kapıyı açabilen anahtar' diye bir şey yoktur." Arnold Toynbee, Tarih Üzerine Bir İnceleme
Bunu fark etmek sana nasıl hissettirdi? Elinden bir güç alınmış gibi yoksa büyük rahatlama mı veriyor?
Merakla
Çağrı